Mucizevi geçmiş zamanın, edebî ziyafetlerin ve kibar âlemlerin en parlak anlatıcısı olan Marcel Proust, edebiyat çevrelerinde mest edici bir zirve noktası sayılır. Yazı ve dile ait akla hayale sığmayan bütün oyunlar, sonu gelmeyen tasvirler, baş döndürücü hassasiyetler ve keskin zekâlar, Proust’un üslubunda toplanmıştır. Proust, uzun ve zor cümleleriyle zamanın ve eşyanın büyüleyici ilişkisini kelimelere aksettirirken, her halükârda duyular dünyasında adeta Platonik güzellikle kabaran bir heykeltıraş olduğunu anımsatıyor.
Proust, Sainte- Beuve’e Karşı’da gündelik yaşamından kesitler sunmanın ötesinde, bir insanın çevresiyle kurabileceği olağanüstü ilişkiyi de gözler önüne seriyor. Proust, Sainte-Beuve etrafında Balzac, Baudelaire, Gérard de Nerval okumaları yapıyor. Bu kitaptaki denemeler aynı zamanda onun sanata ve romana bakışını yansıtan önemli taslaklardır.
Kayıp Zamanın İzinde’yi Proust’a yaraşacak bir mükemmeliyet algısı içerisinde Türkçe’ye kazandıran Roza Hakmen, çevirinin sanatlar içerisinde nasıl bir sanata dönüşebileceğini de gösteriyor.
- Yazar: Marcel Proust
- Kitabın Başlığı: Sainte-Beuve'e Karşı
- Orijinal Başlık: Contre Sainte-Beuve
- Çeviren: Roza Hakmen [Fransızca]
- Yayına Hazırlayan: Taşkın Takış
- Kapak Tasarımı: Aziz Tuna
- Dizi Bilgisi: Doğu Batı Yayınları - 17; Edebiyat Dizisi - 3
- Basım Bilgileri: 1. Basım / Nisan 2006
- Sayfa Sayısı: 227
- ISBN: 975-8717-17-10
- Kapak Resmi: Jacques-Émile Blanche, Marcel Proust.
- Boyutları: 13,5 x 21
Önsöz
I. Uykular
II. Odalar
III. Günler
IV. Kontes
V.
“Le Figaro”daki Makale
VI. Balkondaki Güneş Işını
VII. Annemle Konuşma
VIII. Sainte-Beuve’ün
Yöntemi
IX. Gérard de Nerval
X. Sainte-Beuve
ve Baudelaire
XI. Sainte-Beuve
ve Balzac
XII. M.
de Guermantes’ın Balzac’ı
XIII.
Lanetli Soy
XIV.
İnsan İsimleri
XV. Guermantes’a
Dönüş
XVI. Sonuç
Marcel Proust
(10 Temmuz 1871 - 18 Kasım
1922)
Anteuil’de dünyaya geldi. Taşralı bir Katolik aileden gelen hekim
Adrien Proust’la varlıklı bir Yahudi ailenin kızı olan Jeanne Weil’in oğludur.
Çocukluğunda yaşadığı astım krizinden yaşamı boyunca etkilenecektir. Condorcet
Lisesi’nde eğitim gördü. Orléans’da askerlik yaptı. Siyasal Bilgiler Okulu’na
girerek hukuk ve edebiyat bölümlerini bitirdi. Öğrenciliği sırasında Henri
Bergson, Paul Desjardins ve Albert Sorel’i düşüncelerini izledi. Gençlik
yıllarında soyluların iştirak ettiği Paris salonlarının temsilcilerinden
biriydi. 1892-93 yıllarında arkadaşlarıyla birlikte Le Banquet dergisini
kurdu; burada öykü ve edebiyat eleştirileri yayımladı. Dreyfus olayı patlak
verdiğinde Dreyfus yanlıları arasında yer aldı ve aristokrat çevrelerine
ilişkin derin bir hayal kırıklığı yaşadı. 1899’da John Ruskin’in resim
eleştirilerini okuduktan sonra Jean Santeuil’i yazmayı bırakarak doğal
güzelliklerde ve insanın sonsuzluğa ulaşma çabasının simgesi olarak gördüğü
gotik mimaride yeni ilhamlar aradı. 1900’de annesiyle birlikte Venedik’e gitti
ve Fransa’daki kiliseleri gezdi. John Ruskin’den Bible of Amiens (Amiens
İncili) ve Sesame and Lilies’i (Susam ve Zambaklar) Fransızcaya çevirdi.
Çeşitli dergilerde yayımlanan öykülerini Les Plaisirs et les jours (Hazlar
ve Günler) adlı kitapta topladı. Proust’un olgunluk dönemi üslubunu en iyi
yansıtan À la recherces de temps perdu (Kayıp Zamanın İzinde) adlı
romanı edebiyat yaşamının zirvesidir. Bu yapıtında 17. yüzyıl ahlâkçısı La
Bruyère’den toplumsal anı yazarı Saint-Simon’a, romantik yazar
Chateaubriand’dan Balzac’ın İnsanlık Komedyası’na, Renan ve Ruskin’in
hümanizminden romancı Anatole France’a ve sembolist şair Stephane Mallarmé’den
dekadan yazarlara kadar birçok ismin etkisi görülür. Proust dil ve üslubuyla
dünya edebiyatında özgün bir yere sahiptir. Doğu Batı’da yayımlanan diğer eseri
Saint-Beuve’e Karşı’dır (çev. Roza Hakmen, 2006).