Yokluğun varlık halleri, varlığın hiç olmayacak yüzleri.
Bir ölüm nasıl kurtarılır, yazılanlar biraz da onun hikayesi.
Bir insan hayatına son verirken, bıçağı tutan el kimindir?
Yalnızlık ötekilerin yokluğuyla mı ilgilidir yoksa varlığıyla mı? Sözgelimi, insan bir bardak su içerken yalnız mıdır?
Sen uyurken dünya neresidir, evin kapısı hangi yöndedir, kitaplar yerli yerinde midir, duvardaki resim hangi renktedir, ışıklar var mıdır yok mudur, kelimeleri kim söyler, masalara kim masa der, bilemezsin, kim bilir...
Bir insan yataktan hiç kalkmadan tekrar yatağına girip uyuyabilir mi?
Belirsizlik kimi zaman en açık ve mutlak şeydir; tüm kesinlikleri alıp götürebilir.
Dünya dışı kalemlerin kimler olduğunu ve nasıl tezahür ettiğini bilmiyoruz. Ama meraklı zihinler bunun peşini bırakmayacak.
Bir taş nasıl bir ömürden ağır gelir, ölüm gelip iç cebimize nasıl yerleşir, hep bilmezlik ederiz.
Bir cümleye değil de sözcüklere, sözcüklere değil de harflere, harflere değil de işaretlere bakarsan, insanlar havasız, balıklar susuz, kelebekler kanatsız kalabilir; yahut kediler uçmaya, yapraklar konuşmaya, kapılar yürümeye başlayabilir.
Bir gün artılar ve eksiler, siyahlar ve beyazlar, iyiler ve kötüler, yaşamlar ve yıkımlar, biz böyle nereye gidiyoruz, diye sorarlar.
Yıldız savaşlarıyla bakkaldaki ekmekler arasında kaçınılmaz bağıntılar olabilir ve hayatımızda derin etkiler yaratabilir, değil mi?
Siz bilirsiniz...
Bay How Ne Yapmalı? adlı öykü kitabından sonra, yeni öyküler, yeni açmazlar, yeni ifşâlar, yeni saldırılar, yeni yıkıntılar...
- Yazar: Özcan Doğan
- Kitabın Başlığı: Kendime İyi Geceler
- Yayına Hazırlayan: Ufuk Coşkun
- Kapak Tasarımı: Mr. Z & Z
- Dizi Bilgisi: Doğu Batı Yayınları - 127; Edebiyat Dizisi - 26
- Basım Bilgileri: 1. Basım: Ağustos 2015
- Sayfa Sayısı: 93
- ISBN: 978-605-5063-63-4
- Boyutları: 14 x 21
- Kapak Resmi: Henri Rousseau, "Uyuyan Çingene", 1897.
Yoklar Geldiler
Ava’sar
k.Ömür
Ama, Belki, Yok
İki Ölüm Bir Ceset
Bir Yerden Sonra
Dünya Dışı Kalemler
Şaheser
Kısal Yol
Akan Kan
Muğ(t)lak
Yıldız Savaşları
Özcan Doğan
Çevirmen, redaktör, yazar. 1981 yılında doğdu. Hacettepe Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun oldu. İlk gençlik yıllarından beri edebiyatla ilgileniyor. Bir ‘Patafizikçi olarak hayatın her anında vuku bulan tuhaf, ayrıksı, özgün, çarpıcı, karmaşık yahut göze çarpmayacak kadar basit şeylerle uğraşıyor. Özgürlüğü, eşitliği, doğayı, insanları, hayvanları savunuyor; tahakküme, türcülüğe, ırkçılığa, insan-merkezciliğe, patriarkaya, cinsiyetçiliğe ve her türlü baskıcı düşünceye/tutuma karşı durmayı vazife biliyor. Kültüre ve uygarlığa karşı her an uyanık kalmaya çalışıyor, tuzaklarına düşmemek için elinden geleni yapıyor. Blanchot, Borges, Calvino, Poe ve Deleuze meşrebinde yazarları seviyor. Kitaplarını çevirdiği yazarlarla tartışıp kavga etmekten zevk alıyor. Çevirdiği kitaplardan bazıları şunlardır: Amerika’da Demokrasi (Alexis de Tocqueville, Doğu Batı), Sosyoloji ve Antropoloji (Marcel Mauss, Doğu Batı), Avrupa Düşüncesinin Serüveni (Jacqueline Russ, Doğu Batı), Sanat (France Farago, Doğu Batı), Orada Saat Kaç? (Serge Gruzinski, Doğu Batı), Yöntem Üzerine konuşma (René Descartes, Doğu Batı), Ekonomik Psikoloji (Tarde), Monadoloji ve Sosyoloji (Tarde). Bay How Ne Yapmalı? adlı bir öykü kitabı, Ayakları Pürdikkat Refakatçi Haydutlar adlı bir romanı yayımlandı. Kimi edebiyat dergileri için öykü, şiir ve yazılar yazdı, yazıyor.