• Hikâyeler ve Masallar

Hikâyeler ve Masallar

  • 175,00 TL
  • 122,50 TL


  • Stok Durumu: Stokta var
  • 24 Saatte Kargoda

Aklın bilgeliğinden daha fazla belki de kalbin, yüreğin bilgeliğine vurgu yapan Oscar Wilde’ın, çocuğundan yaşlısına her yaştan insana hitap eden masalları, hikâyeleri sevginin, güzelliğin, erdemli olanın izlerini sürer. Bir fanusun içindeki dünya değildir anlatılan… Sert ve acımasız bir dünyanın hoyratlıklarına karşı sevginin, aşkın erdemlerini duyurur. Zarif bir üslupla kaleme alınan bu hikâye ve masallarda yüreğin sırrı ancak gerçek bir cesaretin, çabanın, çalışmanın sonunda ortaya çıkar.

Bülbül ile Gül, Mutlu Prens, Genç Kral, Yıldız Çocuk… Balıkçı ve Ruhu, Lord Arthur Savile’in Suçu, Canterville Hortlağı, Sırrı Olmayan Sfenks… Hayatın indirdiği kırbaç darbeleri altında daha da bilenen, güçlenen insan kalbinin kendi koşullarında biçimlenmiş resimleridirler âdeta:

Yaşayamıyorsanız eğer bu başkalarından dolayı değildir. Sizi güçsüzleştiren, çaresizleştiren, sizi başkaldırmaktan alıkoyan, değiştiremeyeceklerinizi kabul etmenize mani olan, değiştirebileceklerinizin üstüne gitmenize izin vermeyen, sizi yaşatmayan, sizin kendi korkularınızdır. Yaşamak yürek ister çünkü.”  


  • Yazar: Oscar Wilde
  • Kitabın Başlığı: Hikâyeler ve Masallar
  • Çevirenler: Hande Akın, Yiğit Değirmenci, Ahmet Giray Deşer, Seda Dönmez, Bahadır Gezer, Belda Güler, İrem Güler, Suna Ezgi Kılıç, Göknur Koca, Kader Mutlu, İlknur Ocak, Merve Polat Sabuncuoğlu
     [İngilizce]
  • Yayına Hazırlayan: Gülperi Sert
  • Kapak Tasarımı: Harun Ak
  • Dizi Bilgisi: Doğu Batı Yayınları - 174; Edebiyat Dizisi - 39
  • Basım Bilgileri: 1. Basım: Nisan 2017
  • Sayfa Sayısı: 232
  • ISBN: 978-975-2410-52-7
  • Boyutları: 14 x 21
  • Kapak Resmi: "Oscar Wilde"


Önsöz

Oscar Wilde (1854-1900)


Hikâyeler ve Masallar

  • Bülbül ile Gül
  • Mutlu Prens
  • Vefalı Dost
  • Bencil Dev
  • Balıkçı ve Ruhu
  • Genç Kral
  • Yıldız Çocuk
  • Lord Arthur Savile’in Suçu
  • Canterville Hortlağı
  • Sırrı Olmayan Sfenks
  • Model Milyoner
  • Sanatçı
  • İyilik Yapan
  • Mürit
  • Usta
  • Hüküm Sarayı
  • Bilgelik Hocası


Çevirmen Özgeçmişleri

ÖNSÖZ

 

Yıllar önce meslektaşlarımla Amerikan Edebiyatından Öyküler seçkisini hazırlamıştım, bu defa edebiyat çevirisine ilgi duyan ve bu alanda ilerlemek isteyen, mütercim tercümanlık eğitimi almış, lisans ve yüksek lisans öğrencilerimle sadece İrlanda edebiyatında değil dünya edebiyatında da önemli bir yere sahip olan yazar ve şair Oscar Wilde’ın eserlerinden bir derleme düşündük.

Yazarın tüm öykü ve masallarına yer veremeyeceğimiz için bir seçme yaptık ve öyküleri içinden Sırrı Olmayan Sfenks (The Sphinx without a Secret), Model Milyoner (The Model Millionaire), Canterville Hortlağı (The Canterville Ghost), Lord Arthur Savile’nin Suçu (Lord Arthur Savile’s Crime) adlı öykülerini seçtik.

Tüm eserleri içinde masalları ayrı bir önem taşıyan yazarın 1881’de hazırladığı The Happy Prince and Other Tales adlı eserinden Mutlu Prens (The Happy Prince), Bülbül ile Gül (The nightingale and the rose), Bencil Dev (The Selfish Giant), Vefalı Dost (Devoted Friend) masallarını, 1891’de yazdığı A House of Pomegranates adlı eserinden de Genç Kral (The Young King), Balıkçı ve Ruhu (The Fisherman and his Soul), Yıldız Çocuk (The Star-Child) masallarını seçtik. Kitabımızda ayrıca yazarın prose poem olarak bilinen Sanatçı (The Artist), İyilik Yapan (The Doer of Good), Mürit (The Disciple), Usta (The Master), Hüküm Sarayı (The House of Judgment) ve Bilgelik Hocası (The Teacher of Visdom) adlı eserlerine yer verdik.

Çevirirken anlaşılır olmaya, yazarın üslubuna sadık kalmaya özen gösterdik. Biz çevirirken çok zevk aldık, Oscar Wilde sevenlerin de okurken aynı hazzı almalarını ümit ediyoruz. Seçkiye katkıda bulunan ve bugün artık her biri meslek sahibi olan tüm öğrencilerimi tebrik ediyor ve bu alanda yollarının açık olmasını diliyorum.

 

Gülperi Sert
İzmir, 2017

OSCAR WILDE (1854-1900)

 

Viktorya Çağı’nın en önemli yazarlarından biri olarak görülen Oscar Fingal O’Flahertie Wills Wilde, 16 Ekim 1854’te İrlanda’nın Dublin kentinde doğmuştur. Babası, Sör William Wilde çok takdir edilen saygın bir doktor, annesi Jane Francesca Elgee ise ‘Spreranza’ takma adını kullanan bir gazeteci ve yazardı. Elgee, 1848 Genç İrlandalılar ayaklanmalarında yer almıştır. Dönemin sanatsal ve entelektüel tartışmalarına adanmış bir edebiyat salonu kurarak sanatçıları çevresinde toparlayan Leydi Wilde, böylece çocuklarına sanat, kültür ve edebiyata dair bir ilgi aşılamış, incelik ve zekâ kıvraklığına karşı hayranlık kazandırmıştır.

Okumaya düşkün, zeki bir çocuk olan Oscar’ın iki kardeşi vardı: 1852’de doğan ağabeyi Willie ve 1856’da doğan, ancak 10 yaşındayken vefat eden kız kardeşi Isola. Wilde ve kardeşlerinin sıradan, alışılagelmiş bir çocuklukları olmaz. Evlerine sürekli aydın kişiler, sanatçılar ve uluslararası ün sahibi doktorlar girip çıkar ve dadılara emanet edilmeyen bu çocukların konuklarla yiyip içmelerine izin verilir; böylece entelektüel ve nüktedan sohbetlere değer vermeleri sağlanır ve tüm bunlar genç Oscar Wilde’ın üzerinde uzun vadeli ve çok derin etkiler yapar.

Oscar Wilde çok seçkin kurumlarda eğitim görür. 11 yaşında, Yunan ve Roma klasiklerine büyük bir hayranlıkla bağlandığı Portora Kraliyet Okulu’na kaydolur. Son iki yılında hem klasik çalışmalarda en üstün gelen öğrenciye verilen okul ödüllerini kazandırır hem de okuldaki son yılında çizim alanında da ikincilik ödülüne layık görülür. 1871’deki mezuniyetinden sonra Kraliyet Okulu Bursu’yla ödüllendirilerek Dublin’deki Trinity Koleji’ne yazılır. Trinity’deki ilk yılının sonunda, 1872’de, okulun klasikler sınavında birinci olur ve kolejin en yüksek onur ödülü olarak lisans öğrencilerine verdiği Vakıf Bursu’nu almaya hak kazanır.

Wilde, 1874’teki mezuniyeti üzerine Trinity Koleji’nin en iyi Yunanca öğrencisi olarak Berkeley Altın Madalyası’nı kazandığı gibi Oxford’daki Magdalen Koleji’nde çalışmalarını sürdürmesi için Demyship bursuyla da ödüllendirilir. Wilde, Oxford’da tüm klasik sınavlarda denetmenlerinden tam notlar alarak akademik başarısını sürdürmüş olmasının yanı sıra 1874-1878 yılları arasındaki dönem onun için baş döndürücü ve kişiliğini biçimlendiren bir dönem olur. Oscar Wilde, yaratıcı yazın çalışmalarındaki ilk sürekli girişimlerine de Oxford yıllarında başlar. Mezuniyet yılı 1878’de “Ravenna” başlıklı uzun şiiri, Oxford öğrencileri tarafından kaleme alınan en iyi İngilizce nazım kompozisyonuna verilen Newdigate Ödülü’ne layık görülür.

Oxford’dan mezun olduktan sonra Londra’ya taşınır ve şiir yazmaya devam eder. 1881’de ilk şiir koleksiyonu olan Şiirleri (Poems) bastırır. Bu kitap, eleştirmenler açısından pek büyük yankılar uyandırmasa da Wilde’ın ne kadar hırslı ve başarılı bir yazar olduğunu ortaya koyar. Wilde, 1882’de  konferanslar vermek amacıyla Londra’dan New York’a seyahat eder ve dokuz ay içerisinde 140 konferans düzenler. Konferansları arasında, içlerinde Henry Longfellow, Oliver Wendell Holmes ve Walt Whitman’ın da olduğu dönemin önemli Amerikalı aydınları ve edebî şahsiyetleriyle tanışma fırsatı bulur.

Wilde, Amerika turunu tamamladıktan sonra Avrupa’ya dönüp Paris’te üç ay geçirir. Bu esnada artık pek hatırlanmayan bir tiyatro eseri olan Padova Düşesi’ni (The Duchess of Padua) tamamlar ve Zola, Hugo, Verlaine, Gide, Toulouse-Lautrec, Degas ve Pissarro gibi ünlü şahsiyetlerle tanışma imkânı bulur. Paris’te geçirdiği bu dönemden sonra İngiltere ve İrlanda’da 1884 yılının yarısına dek sürecek olan bir başka konferanslar dizisine başlar. Erken dönem şiirlerinde olduğu gibi, bu konferanslarda da güzelliğin, herhangi bir siyasi ya da toplumsal görüşü desteklemek için değil, güzelliğin kendisi için takip edilmesini vurgulayan estetik hareketin başta gelen savunucularından birisi olduğunu gösterir.

29 Mayıs 1884’te Wilde Constance Lloyd adında varlıklı bir İngiliz ile evlenir. İki çocukları olur; 1885’te doğan Cyril ve 1886’da doğan Vyvyan. Düğününden bir yıl sonra Wilde, bir zamanların gözde İngiliz dergisi olan Lady’s World’ün idaresini üstlenir. Lady’s World’ün editörlüğünü yaptığı iki yıllık süreçte Wilde şu sözlerle derginin kapsamını genişletir; “Kadınların yalnızca ne giydiğiyle değil, ayrıca neler düşünüp hissettikleriyle de ilgilenen Lady’s World, edebiyat, sanat ve modern yaşama dair tüm konular hakkında kadınların fikirlerini ifade edebileceği saygın bir yayın organı haline getirilmeli, ancak erkeklerin de keyifle okuyabileceği bir dergi olmalıdır,” der ve derginin adını The Woman’s World olarak değiştirerek ona yeniden canlılık kazandırır.

Wilde 1888 yılında hâlâ The Woman’s World’ün editörlüğünü sürdürürken, büyük edebî eserlerinden neredeyse hepsini yazdığı yedi yıllık zengin bir yaratıcılık dönemine girer. 1888’de, Şiirler’inin üzerinden yedi yıl geçmişken, çocuk hikâyeleri koleksiyonu Mutlu Prens ve Diğer Öyküler’i (The Happy Prince and Other Tales) bastırır. 1891’de estetizmin ilkelerini ele aldığı bir denemeler dizisi Yönelimler ve aynı yıl, ilk ve son romanı, Dorian Gray’in Portresi (The Picture of Dorian Gray) yayımlanır. Bu romanın hemen ardından masal ve öykü kitapları Lord Arthur Saville’in Suçu ve Diğer Öyküler (Lord Arthur’s Savile’s Crime and Other Stories) ve Nar Evi (A House of Pomegranates) yayımlanır.

Wilde’ın ilk oyunu, Leydi Windermere’nin Yelpazesi (Lady Windermere’s Fan) Şubat 1892’de büyük beğeni ve eleştirel başarı kazanarak Wilde’a ana edebî biçim olarak oyun yazarlığını benimsemesi için cesaret verir. Takip eden birkaç yıl içerisinde, Wilde görgü kurallarını taşlayan ve oldukça nüktedan olmalarına rağmen satır aralarında karanlık ve ciddi konular işlediği komediler kaleme alır. Salome (Salome - 1893), Ehemmiyetsiz Bir Kadın (A Woman of No Importance -1893), Ciddi Olmanın Önemi (The Importance of Being Earnest -1894) ve İdeal Koca (An Ideal Husband -1895) en göze çarpan oyunları arasındadır.

Büyük edebî başarısının keyfini sürdüğü sıralarda, Wilde, Lord Alfred Douglas adında genç bir adamla bir ilişkiye başlar. Douglas’ın babası Queensberry Markisi bu ilişkinin duyumunu alır ve 18 Şubat 1895’te üzerinde “Fiyakalı Oğlancı, Oscar Wilde’a” yazan bir kartviziti Wilde’ın evine yollar. Oscar Wilde’ın homoseksüelliği her ne kadar herkesçe bilinen bir sır olsa da, Queensberry’nin bu hareketi Wilde’ı o kadar öfkelendirir ki, Wilde, arkadaşlarının karşı çıkmasına rağmen Queensberry’e yazılı iftira eyleminden dava açar. Aldığı bu karar hayatını mahveder.

Duruşmalar Mart’ta başlar, Queensberry ve avukatları, mahkemeye Wilde’ın homoseksüelliğine kanıt olarak edebî eserlerinden – özellikle Dorian Gray’in Portresi’nden – homoerotik parçalar ve Douglas’a yazdığı aşk mektuplarını ileri sürerler. Bu durum Wilde’ın yazılı iftira davasının hızlıca reddedilmesine ve “büyük ahlâksızlık suçu”ndan tutuklanmasına sebep olur. Wilde 25 Mayıs 1895’te hüküm giyer ve iki yıl hapse mahkûm olur.

Mahkemeden sonraki süreçte Wilde tamamen gözden düşer. Arkadaşları onu terk eder, kitap satışları durur, oyunları iptal edilir ve eşyaları açık arttırmalarda düşük fiyattan satılır. Mahkûmiyetine Newgate Hapishanesi’nde başladıysa da, iki yıl içerisinde farklı hapishanelere ve son olarak Reading Zindanı’na gönderilir. Burada, Douglas’a yaşamını ve içinde bulunduğu durumun haksızlığını ortaya koyan ve sonradan “De Profundis” başlığıyla basılan ünlü mektubunu yazar. Wilde 1897’de hapishaneden çıktığında, bedenen çökmüş, duygusal olarak tükenmiş ve beş kuruşsuz haldedir. Fransa’ya sürgün hayatına çekilir ve ucuz otellerle tanıdıklarının dairelerinde konaklar, Douglas ile de kısa süreliğine yeniden bir araya gelir. Wilde yaşamının bu son yıllarında çok az yazar; gazetelere hapishane koşullarının iyileştirilmesi ile ilgili yazılar gönderir. Bu dönemde verdiği en büyük eser hapishane tecrübelerini işlediği ve 1898’de tamamladığı Reading Zindanı Baladı’dır (The Ballad of Reading Gaol).

Oscar Wilde, kulak enfeksiyonunun sebep olduğu şiddetli bir beyin iltihabı sonucu 30 Kasım 1900’de, 46 yaşında Paris’te hayata gözlerini yumar.

 

Viktorya Çağı, Oscar Wilde ve Estetik Akım

19. yüzyılın son çeyreğini kapsayan Viktorya Çağı İngiltere’nin tarihte coğrafi ve ekonomik olarak en güçlü olduğu dönemdir. İngiliz İmparatorluğu dünyanın dört bir yanına uzanır. İngiliz Kraliçesi Viktorya’nın adıyla anılır. Üzerinde güneş batmayan imparatorluk deyimi bu zamanlarda ortaya çıkar.

Bu çağda aristokrasinin durmaksızın artan refahı karşısında zengin ve fakir kesim arasında büyük bir gelir farkı oluşur. Aristokrasi sınıfına mensup olan Wilde, ekonomik eşitsizliği eserlerinde eleştirir. Ciddi Olmanın Önemi adlı son oyunu Viktorya aristokrasi sınıfına tepki olarak yazılmış bir hicivdir. Wilde, bireyciliğe giden yolun sosyalizmden geçtiğini düşünür ve sosyalizmi destekler.

Oscar Wilde estetik değerlerin, ahlâki ve toplumsal değerlere göre daha çok öne çıkarıldığı Estetik Akım (Aesthetic Movement) temsilcilerinden biridir. Bu akım, “Sanat, sanat içindir. (Art for art’s sake)” anlayışıyla özdeşleşir. Sanat, sanatsal kaygı dışında bir amaç gütmemelidir. Bu anlayışın kurucusu Walter Pater’dır. Pater sanatın güzellik dışında, ne siyasal, ne ahlâksal, ne dinsel, ne de başka bir amacı olamayacağını kesin bir biçimde savunur. Wilde bir konuşmasında “Hayatım bir sanat eseri gibidir,” (My life is like a work of art) der. Sanatçıyı güzelliklerin yaratıcısı, sanatı ise güzelliği ve hazı dile getirmek olarak tanımlar. Wilde, Viktorya Çağı’nın dürüstlük, ahlâk, edep gibi konulara değinen didaktik edebiyatına karşı çıkar.

Viktorya Çağı’nın diğer ünlü yazarları arasında Emily Brönte, Mrs Gaskell, Benjamin Disraeli, Charles Dickens da vardır.

Oscar Wilde aforizma ve özdeyişlerinde her zaman var olana aykırı bir görüş sunar. Tüm hayatıyla –giyimiyle, yaşayış biçimiyle, yazılarıyla, tavırlarıyla, çocuksu enerjisiyle– normlara karşı çıkan duruşu kendi trajik sonunu hazırlar ve hapishanede çektiği acılar nedeniyle hayatını yitirir.

 

Gülperi Sert
İzmir, 2017

ÇEVİRMEN ÖZGEÇMİŞLERİ

 

Hande AKIN: 1994 yılında Polatlı’da doğdu. 2016’da Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi İngilizce Öğretmenliği Bölümünden mezun oldu. Erasmus programıyla bir dönem Lithuanian University Educational Science’ta okudu.

Yiğit DEĞİRMENCİ: 1994 yılında Aydın’da doğdu. Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce-Almanca Mütercim-Tercümanlık Bölümünde okumaktadır. 2015 yılında Erasmus kapsamında bir yıl Polonya’da, 2016 yılında Farabi programı kapsamında Hacettepe Üniversitesinde okudu.

Ahmet Giray DEŞER: 1989 Hatay doğumlu olan Ahmet Giray Deşer, ortaöğrenimini Demir Çelik Anadolu Lisesi’nde bitirdi. 2014 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce- Almanca Mütercim-Tercümanlık Bölümünden mezun oldu. İngilizce ve Almanca bilen Deşer, Türkçeye ve Türkçeden bu dillere çeşitli edebi ve teknik çeviriler yaptı.

Seda DÖNMEZ: 1992’de Kütahya’da doğdu. 2010 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce-Almanca-Türkçe Mütercim-Tercümanlık Bölümünde başladığı eğitimini 2015’te tamamladı. 2016 yılından beri özel bir kurumda İngilizce öğretmeni ve serbest çevirmen olarak çalışmaktadır.

Bahadır GEZER: 1993’te İzmir’de doğdu. 2016 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce-Almanca Mütercim-Tercümanlık Bölümünden mezun oldu. Şu an İzmir’de Nuna Yerelleştirme Firması’nda çalışmakta Almanca ve İngilizceden edebiyat çevirileri yapmaktadır.

Belda GÜLER: 1978 yılında İzmir’de doğdu. 2000 yılında Hacettepe Üniversitesi İngilizce Mütercim Tercümanlık Bölümünü bitirdi. 2016 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Amerikan Kültürü ve Edebiyatı Bölümünde yüksek lisansını tamamladı. Halen Dokuz Eylül Üniversitesi Yabancı Diller Yüksek Okulu’nda İngilizce okutmanı olarak çalışmaktadır.

İrem GÜLER: 1992 yılında İzmir’de doğdu. 2015 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce-Almanca Mütercim Tercümanlık Bölümünden mezun oldu. Halen bir yandan İZFAŞ’ta çalışmakta bir yandan da serbest çevirmen olarak çeşitli alanlarda çeviri yapmaktadır.

Suna Ezgi KILIÇ: 1990 yılında doğdu. Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce-Almanca-Türkçe Mütercim- Tercümanlık Bölümünden 2013 yılında mezun oldu. Yeditepe Üniversitesi’nde çalıştı. Halen Tallinn Üniversitesi’nde yüksek lisans eğitimine devam etmektedir.

Göknur KOCA: 1994 yılında Zürich İsviçre’de doğdu, Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce-Almanca Mütercim Tercümanlık Bölümünü dereceyle tamamladı. Öğrenimi sırasında İspanya’da Erasmus programına katıldı. Halen Zürich’te yaşamakta ve çevirmenliğe devam etmektedir.

Kader MUTLU: Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce-Almanca-Türkçe Mütercim-Tercümanlık Bölümünden 2013 yılında mezun oldu. Halen Hacettepe Üniversitesi İngilizce Mütercim Tercümanlık Bölümünde yüksek lisans eğitimine devam etmekte olup Bursa Teknik Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokulu’nda okutman olarak görev yapmaktadır. Almanca ve İngilizceden edebiyat eserleri çevirmektedir.

İlknur OCAK: 1991 yılında İstanbul’da doğdu. 2016 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce-Almanca Mütercim Tercümanlık Bölümünden mezun oldu. 2013 yılında Erasmus programı çerçevesinde Düsseldorf’ta uluslar arası bir dernekte tercüman ve asistan olarak staj yaptı. Halen çeşitli şirketlere altyazı, hukuk ve teknik alanlarda çeviri yapmaktadır.

Merve POLAT SABUNCUOĞLU: 1989 yılında İzmir’de doğdu. Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde İngiliz Dili ve Edebiyatı’nı bitirdi. Dokuz Eylül Üniversitesi Amerikan Kültürü ve Edebiyatı Bölümünde Yüksek Lisansa başladı. Şu an eğitimine Amerika’da devam etmektedir.