• Amerika’da Demokrasi - I

Amerika’da Demokrasi - I

  • 380,00 TL
  • 266,00 TL


  • Stok Durumu: Stokta var
  • 24 Saatte Kargoda

Tocqueville’in başyapıtı Amerika’da Demokrasi’nin yerine konulabilecek pek az eser vardır. Bu büyük yazar modern dünyanın çocukluk yıllarını yetkin bir gözlem gücü ve benzersiz bir üslupla anlatır. Siyaset biliminin bu opus magnum’unda her adımda gerçekliğin izi sürülür; hak, hukuk, adalet ve özgürlüklere dair çarpıcı tespitlerle, Avrupa ile Amerika arasında önemli karşılaştırmalar yapılır. Amerika’dan hareketle esasen Avrupa demokrasisi tartışılır. Henüz 1830’ların dünyasında Tocqueville demokrasinin kaçınılmaz bir biçimde dünyayı fethedeceğini ilân eder ve bunu özgürlükler için biricik imkân olarak sunar. 

Tocqueville, Birleşik Devletler tarihi hakkındaki derin bilgisiyle, Amerika’nın siyasi, toplumsal, kültürel ve hukuki oluşumuna dair belki de en etkileyici ve isabetli analizi yapan kişi olmuştur. Burada iki temel ilkeye işaret eder: halk egemenliği ve fırsat eşitliği. Halk bu ilkelere dayanarak toplumsal, siyasal ve ekonomik yaşamda en küçük birimlerden başlayarak aktif biçimde örgütlenir ve tüm süreçleri sıkı biçimde denetler. Amerikalılar demokratik katılım sayesinde kendi kaderlerinin hem öznesi hem nesnesidir. Birey çıkarlarının peşinden gider; ama bunun öteki bireylerin ve toplumun çıkarlarıyla bağıntılı olduğunu bilir, bu yüzden her ikisiyle işbirliği yapar. Bir noktadan sonra, köleliğin dahi bu çıkarlarla çeliştiğini fark eder ve çözümü köleliği kaldırmakta bulur. Tocqueville demokrasinin erdemlerinden söz ederken, onun içsel çelişkilerini ve tehlikelerini de açığa vurur. Demokratik çoğunluğun nasıl zorbalığa dönüşebileceğini anlatır, kritik ikazlarda bulunur.

Tocqueville’in öngörüleri onun gerçekçiliğinin bir tezahürüdür. Raymond Aron’un ünlü tespitiyle, yaşadığımız dünya Marx’ın kehânetlerinden çok Tocqueville’in görüşlerini haklı çıkarmıştır. 


  • Yazar: Alexis de Tocqueville
  • Kitabın Başlığı: Amerika'da Demokrasi - I
  • Orijinal Başlık: De la démocratie en Amérique - I
  • Çeviren: Özcan Doğan [Fransızca]
  • Yayına Hazırlayan: Ufuk Coşkun, Cansu Özge Özmen
  • Kapak Tasarımı: Mr. Z & Z
  • Dizi Bilgisi: Doğu Batı Yayınları - 124; Siyaset Bilimi Dizisi - 12
  • Basım Bilgileri: 1. Basım / Ağustos 2015, 2. Basım / Kasım 2018
  • Sayfa Sayısı: 644
  • ISBN: 978-605-5063-61-0
  • Boyutları: 14 x 21

Sunuş

Yeni Basım için Önsöz

Giriş

 

BİRİNCİ KISIM

 

I.    Kuzey Amerika’nın Görünümü

 

II.   Çıkış Noktası ve Bunun Anglo-Amerikalıların Geleceği Açısından Önemi

Anglo-Amerikalılara Ait Yasaların ve

Âdetlerin Taşıdığı Özelliklerin Nedenleri

 

III. Anglo-Amerikalıların Toplumsal Durumu

Anglo-Amerikalıların Toplumsal Durumunun En Belirgin Yanı Demokratik Olmasıdır

Anglo-Amerikalıların Toplumsal Durumunun Siyasal Sonuçları

 

IV. Amerika’da Halkın Egemenliği İlkesi

 

V.   Birlik’in Yönetim Biçimini Anlatmadan Önce Eyaletlerdeki Durumu İncelemek Gerekir

Amerika’daki Komün Sistemi

Komünün Sınırları

Yeni-İngiltere’deki Komünal Güçler

Komünün Varlığı

Yeni-İngiltere’de Komün Ruhu

Yeni-İngiltere’deki İlçeler Üzerine

Yeni-İngiltere’deki Yönetim Üzerine

Birleşik Devletler’de Yönetim Üzerine Genel Düşünceler

Eyaletler

Eyaletlerin Yasama Yetkisi

Eyaletlerin Yürütme Yetkisi

Birleşik Devletler’de Yönetimin Merkezî Olmamasının Yarattığı Siyasal Sonuçlar

 

VI. Birleşik Devletler’de Yargı Erki ve Siyasal Toplum Üzerindeki Etkileri

Amerikan Yargıçlarına Verilen Diğer Yetkiler

 

VII. Birleşik Devletler’de Siyasal Yargı

 

VIII. Federal Anayasa

Federal Anayasanın Tarihi

Federal Anayasaya Dair Özet Bir Tablo

Federal Hükümetin Yetkileri

Federal Erkler

Yasama Erki

Senato ile Temsilciler Meclisi Arasındaki Diğer Farklılıklar

Yürütme Erki

Birleşik Devletler’deki Başkanın Konumu ile Fransa’da Anayasaya Dayalı Kralın

Konumu Arasındaki Farklar

Yürütme Erkinin Etkisini Arttırabilecek Bazı Nedenle

Birleşik Devletler Başkanının, İşleri Yönetmek için Mecliste Çoğunluğa Sahip Olması Gerekmez

Başkanlık Seçimi

Seçim Yöntemi

Seçim Krizleri

Başkanın Yeniden Seçilmesi

Federal Mahkemeler

Federal Mahkemelerin Yetkilerinin Belirlenmesi

Farklı Yargılama Vakaları

Federal Mahkemelerin İşleyiş Biçimi

Yüksek Mahkeme Büyük Devlet Erkleri İçerisinde Yüksek Bir Konuma Sahiptir

Federal Anayasanın Eyaletlerin Anayasasından Üstün Olduğu Noktalar

Amerika Birleşik Devletleri’nin Federal Anayasasını Diğer Bütün Federal Anayasalardan Ayıran Farklar

Federatif Sistemin Genel Avantajları ve Amerika’ya Sunduğu Özel Yararlar

Federatif Sistemin Bütün Uluslar için Uygun Olmamasının Nedenleri – Anglo-Amerikalıların Bu Sistemi Seçmesine Olanak Veren Nedenler

 

İKİNCİ KISIM

 

I.    Birleşik Devletler’de Asıl Yöneticinin Halk Olduğunu Kesin Olarak Söyleyebilir miyiz?

 

II.   Birleşik Devletler’de Partiler

Birleşik Devletler’de Aristokrat Partinin Kalıntıları

 

III. Birleşik Devletler’de Basın Özgürlüğü

 

IV. Birleşik Devletler’de Siyasal Örgütlenme

 

V.   Amerika’da Demokrasi Yönetimi

Genel Oy Hakkı

Halkın Yaptığı Seçimler ve Amerikan Demokrasisinin Bu Seçimlerdeki Etkisi

Demokrasinin Bu Dürtülerini Kısmen Ehlileştirebilen Faktörler

Amerikan Demokrasisinin Seçim Yasaları Üzerindeki Etkisi

Amerikan Demokrasisinde Kamu Görevlileri

Amerikan Demokrasisinin Yöneticilerin Keyfiyeti Üzerindeki Etkisi

Birleşik Devletler’de Yönetimsel İstikrarsızlıklar

Amerikan Demokrasisinde Kamusal Harcamalar

Kamu Görevlilerinin Ücretlendirilmesinde Amerikan Demokrasisinin Taşıdığı Eğilimler

Amerikan Hükümetini Tasarrufa Yönelten Nedenleri Belirlemenin Zorlukları

Birleşik Devletler’deki Kamusal Harcamalar Fransa’dakilerle Karşılaştırılabilir mi?

Demokratik Yönetimlerde Yöneticilerin Yozlaşması ve İşledikleri Kusurlar; Bunun Toplumsal Ahlâk Üzerinde  Yarattığı Etkiler

Demokrasinin Yetenekleri

Amerikan Demokrasisinin Genel Olarak Kendisi Üzerinde Yarattığı Etkiler

Amerikan Demokrasisinin Devletin Dış Meselelerini Yönetme Biçimi

 

VI. Demokratik Yönetimin Amerikan Toplumuna Sunduğu Gerçek Yararlar

Amerikan Demokrasisinde Yasaların İzlediği Genel Eğilimler ve Bu Eğilimleri Hayata Geçirenlerin Benimsediği Tutumlar

Birleşik Devletler’de Toplumsal Bilinç

Birleşik Devletler’de Hak Düşüncesi

Birleşik Devletler’de Yasalara Saygı

Birleşik Devletler’de Bütün Siyasal Kesimlerde Hâkim Olan Eylemsellik ve Bunun Toplum Üzerindeki Etkisi

 

VII. Birleşik Devletler’de Çoğunluğun Mutlak Gücü ve Yarattığı Sonuçlar

Amerika’da Çoğunluğun Mutlak Gücü Yönetimdeki ve Yasama Erkindeki Demokrasiye Özgü İstikrarsızlığı Arttırır

Çoğunluğun Zorbalığı

Çoğunluğun Mutlak Gücünün Amerika’daki Kamu Görevlilerinin Keyfîliği Üzerinde Yarattığı Etkiler

Amerika’da Çoğunluğun Düşünceler Üzerindeki Etkisi

Çoğunluğun Mutlak Hâkimiyetinin Amerikalıların Ulusal Karakteri Üzerindeki Etkileri; Birleşik Devletler’de Saray Zihniyeti

Amerikan Cumhuriyetlerindeki En Büyük Tehlike Çoğunluğun Mutlak İktidarından Kaynaklanır

 

VIII. Birleşik Devletler’de Çoğunluğun Zorbalığını Hafifleten Etkenler

İdari Merkezileşmenin Yokluğu

Birleşik Devletler’de Hukuk Düşüncesi ve Bunun Demokrasi için Yarattığı Dengeleyici Etki

Birleşik Devletler’de Siyasal Bir Kurum Olarak Görülen Jüri

 

IX. Birleşik Devletler’de Demokratik Cumhuriyeti Ayakta Tutan Temel Etkenler

Birleşik Devletler’de Demokratik Cumhuriyetin Ayakta Kalmasına Hizmet Eden Rastlantısal ya da Tanrısal Nedenler

Birleşik Devletler’de Yasaların Demokratik Cumhuriyetin İdamesi Üzerindeki Etkisi

Birleşik Devletler’de Ahlâk Anlayışının Demokratik Cumhuriyetin İdamesi Üzerindeki Etkisi

Siyasal Bir Kurum Olarak Görülen Din Üzerine; Amerikalılarda Din Demokratik Cumhuriyetin İdamesine Büyük Katkılar Sunar

Birleşik Devletler’de Dinî İnançların Siyasal Toplum Üzerindeki Dolaylı Etkileri

Amerika’da Dini Güçlü Kılan Temel Nedenler

Amerikalılardaki Aydınlığın, Alışkıların ve Pratik Deneyimlerin Demokratik Kurumların Başarısına Yaptığı Katkılar

Birleşik Devletler’de, Demokratik Cumhuriyetin İdamesi Noktasında, Yasalar Fiziksel Faktörlerden ve Ahlâki Değerler ise Yasalardan daha Etkilidir

Amerika’nın Haricinde, Yasalar ve Değer Yargıları Demokratik Kurumların İdamesi için Yeterli midir?

Buraya Kadar Anlattıklarımızın Avrupa Açısından Taşıdığı Önem

 

X.   Birleşik Devletler’de Yaşayan İnsan Irklarının Mevcut Durumu ve Geleceği Üzerine Düşünceler

Birliğin Elindeki Topraklarda Yaşayan Yerli Kabilelerin Mevcut Durumu ve Muhtemel Geleceği

Siyahi Irkın Birleşik Devletler’deki Konumu ve Beyazlar için Yarattığı Tehlikeler

Amerikan Birliği’nin Yaşama Şansı Nedir? Birliği Tehdit Eden Tehlikeler Nelerdir?

Birleşik Devletler’de Cumhuriyetçi Kurumlar; Bu Kurumların Hayatta Kalma Şansı Nedir?

YENİ BASIM İÇİN ÖNSÖZ


Bugün tanık olduğumuz olaylar ne denli büyük ve beklenmedik olursa olsun, bu kitabın yazarı, olup bitenler karşısında hiç şaşırmadığını söylemelidir. Bu kitap, on beş yıl önce, her an aklım­da dönüp duran tek bir düşüncenin etkisiyle yazılmıştır: Demokrasinin yakın zamanda, karşı konulmaz ve evrensel bir biçimde tüm dünyaya hâkim olması. Kitabı tekrar okuduğumuzda, her sayfasında, mevcut Toplum biçiminin ve insanlık ko­şullarının değiştiğini ve dünyanın kaderinin yeniden yazıldığını insanlara hatırlatan ciddi bir uyarıyla karşılaşırız.

Kitabı yazarken aklımda şu düşünceler vardı:

Eşitliğin kademeli bir biçimde ilerlemesi ilahî bir vakadır. Buna özgü temel nitelikleri barındırmaktadır: Evrenseldir, kalıcıdır, her an insanlığın hükmünden azadedir, olup biten her şey ve her insan eşitliğin gelişmesine hizmet etmiştir. Tarihin derinliklerinden kopup gelen bir toplumsal devinimin tek bir nesil tarafından durdurulabileceğine inanmak makul müdür? Feodaliteyi yıktıktan ve kralları devirdikten sonra, demokrasinin burjuvazi ve zenginler karşısında geri adım atacağını düşünebilir miyiz? Böylesine güçlüyken ve hasımları böylesine zayıfken bir yerlere takılıp duracak mıdır?

Temmuz Devrimi’yle birlikte (Fransız Devrimi) zayıflamaktan ziyade pekişen bir monarşinin varlığında yazılan ve yaşanan olaylarla birer kehanete dönüşen bu satırları kaleme alan adam, bugün bir kez daha, hiçbir şeyden çekinmeden, halkı bu kitabı okumaya davet edebilir.

Bununla beraber, mevcut koşulların kitaba anlık bir çekicilik ve pratik bir yararlılık kazandırdığını söylemeliyim ki, ilk kez basıldığı zaman böyle bir şey söz konusu değildi.

O zamanlar krallık vardı. Bugün ise tarihe karışmış, yok edil­miştir. Monarşiyle yönetilen Fransa için ilgi çekici bir konu olmanın ötesine geçmeyen Amerikan kurumları, cumhuriyetle yönetilen yeni Fransa için bir araştırma konusu olmak zorundadır. Yeni bir hükümetin yerleşmesini sağlayan şey yalnızca güç değildir; aynı zamanda iyi yasalardır. Savaşçıdan sonra, yasa koyucunun zamanı gelmiştir. Savaşçı yıkmıştır; yasa koyu­cu ise yapmaktadır. Her biri kendine has bir eser yaratmaktadır. Fransa’da krallık mı yoksa Cumhuriyet mi hüküm sürecek diye sormamıza artık lüzum yoksa, kendi kendimize sorma­mız gereken şey şudur: Fransa’daki Cumhuriyet sakin mi olacak yoksa çalkantılı mı? Düzenli mi olacak yoksa düzensiz mi? Barışçıl mı olacak yoksa kavgacı mı? Özgürlükçü mü olacak yoksa baskıcı mı? Aile ve mülkiyete dair kutsal hakları yok mu edecek yoksa kabul edip kutsayacak mı? Bu can alıcı bir sorudur ve bu sorunun çözümü yalnızca Fransa için değil, bütün uygar dünya için önem arz etmektedir. Eğer kendimizi kur­tarabilirsek, etrafımızdaki tüm halkları da kurtarmış oluruz. Eğer başaramazsak, bizimle birlikte tüm halklar kaybedecek. Demokratik bir özgürlük mü yoksa demokratik bir zorbalık mı hüküm sürecek? Yaşadığımız dünya bu sorunun cevabına göre değişecektir. Ve diyebiliriz ki, bugün Cumhuriyetin her yerde hayata geçmesi ya da tüm dünyada son bulması bize bağlıdır.

Bizim henüz ortaya attığımız bu sorun, Amerika’da altmış yıldan uzun bir süre önce çözülmüştür. Altmış yıl öncesinden bu yana, vaktiyle kendi ülkemizde hâkim kıldığımız halkın ege­men­liği ilkesi Amerika’da eksiksiz bir biçimde hük­met­mek­te­dir. Dolaysız, sınırsız ve tartışmasız bir biçimde hayata ge­çi­ril­mek­te­dir. Altmış yıldır, bu ilkeyi tüm yasaların kaynağı haline getiren Amerikan halkı nüfus, toprak ve zenginlik bakımından dur­mak­sızın ilerlemektedir; bu süre zarfında dünyanın en müreffeh ve en istikrarlı halkı oluvermiştir. Avrupa’daki tüm halklar savaş yüzünden yıkıma uğrarken ve sivil karışıklıklarla boğuşurken, Amerikan halkı uygar dünyada barış ve huzur içinde yaşayan yegâne halk olarak kalmıştır. Avrupa’nın hemen her ye­ri devrimlerle alt üst olmuşken, Amerika’da tek bir isyan bile yaşanmamıştır. Amerika’da Cumhuriyet insanların hak­la­rı­na el uzatmak yerine, her türlü hakkı muhafaza etmiştir; birey­sel mülkiyet dünyanın hiçbir yerinde olmadığı kadar teminat al­tın­da­dır. Amerikalılar kaos yahut despotizm nedir bilmezler.

Daha büyük umutlar yakalayıp daha büyük dersler çıka­rabileceğimiz başka bir yer var mıdır? Amerika’ya bakıp da ora­­daki bütün kurumlara birebir öykünmeyeceğiz kuşkusuz; fa­kat bizim için en elverişli kurumların neler olduğunu anla­ma­ya, birtakım örneklerden ziyade kıymetli bilgilere ulaşmaya ve yasalardan ziyade ilkeleri ödünç almaya çalışacağız. Fransa Cum­huriyeti’nin yasaları birçok noktada Birleşik Devletler’deki yasa­lardan farklı olabilir ve olmalıdır; ancak, Amerikan kurum­la­rının dayanağını oluşturan ilkeler; düzen, güçler dengesi, ger­çek özgürlük, hukuka içten ve derin saygı gibi ilkeler bütün cum­huriyetler için vazgeçilmezdir. Bunlar tüm cumhuriyetlerin or­tak ilkeleri olmalıdır. Şimdiden diyebiliriz ki, bu ilkelerin ya­şamadığı yerde Cumhuriyet kısa zamanda yok olacaktır.

 

Tocqueville, 1848 

Alexis de Tocqueville (1805-1859)

Alexis-Henri-Charles Clérel, vikont de Tocqueville, 1805 yılında Paris’te doğdu. Hukukçu, tarihçi, siyaset düşünürü, siyasetçi. Aristokrat bir aileye mensup olan Tocqueville hukuk öğrenimi gördü. 1827’de yargıç olarak görev aldı. 1831 yılında, Amerikan ceza infaz sistemini araştırmak üzere, resmî görevli olarak Birleşik Devletler’e gönderildi. Dokuz aylık Amerika seyahati sırasında, Birleşik Devletler’deki toplumsal ve siyasal yaşama dair ayrıntılı ve etkileyici gözlemler yaptı. Fransa’ya döndükten sonra, Amerikalıların demokrasi anlayışından etkilenmiş bir hukukçu ve siyasetçi olarak, başyapıtı olan Amerika’da Demokrasi’yi kaleme aldı. Bu eseri yazmadaki temel amacı, başta Fransızlar olmak üzere, büyük siyasal ve toplumsal belirsizlikler içinde çalkantılı zamanlar yaşayan Avrupalılara demokrasi fikrini anlatmaktı. Amerika ile Avrupa’yı siyasal ve toplumsal olarak karşılaştıran Tocqueville, Amerikan demokrasi anlayışını temel itibariyle izlenmesi gereken bir örnek olarak Avrupalılara sundu. (Tocqueville’e dünya çapında bir tanınmışlık kazandıran Amerika’da Demokrasi siyasetçiler, hukukçular, tarihçiler ve sosyologlar için temel bir kaynak haline gelmiştir.) Tocqueville 1839 yılında Manş vilayetinin temsilcisi olarak aktif siyasete katıldı ve 1851 yılına kadar bu görevini sürdürdü. Cumhuriyetçi ve liberal bir siyasetçi olarak, kölelik karşıtı ve serbest piyasadan yana düşüncelerini mecliste savundu, sömürgecilik meselesini tartıştı. 1851 yılının Aralık ayında yapılan hükümet darbesini takiben aktif siyasete veda etti. Bu tarihten sonra, ikinci büyük eseri olan Eski Rejim ve Devrim’i yazmaya başladı. Uzun yıllar tüberküloz hastası olan Tocqueville 16 Nisan 1859 yılında Cannes’da öldü. Başlıca eserleri: Amerika’da Demokrasi (1835-1840), Eski Rejim ve Devrim (1856, bu eserin ikinci cildi yarım kalmıştır), Müzmin Yoksulluk Üzerine (1835), Çölde On Beş Gün (yay.1861).

Özcan Doğan  

Çevirmen, redaktör, yazar. 1981 yılında doğdu. Hacettepe Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun oldu. Sosyoloji ve Antropoloji (Marcel Mauss), Avrupa Düşüncesinin Serüveni (Jacqueline Russ), Sa­nat (France Farago), Orada Saat Kaç? (Serge Gruzinski), Ekonomik Psikoloji (Gabriel Tarde), Monadoloji ve Sosyoloji (Gabriel Tarde) çevirdiği kitaplardan bazılarıdır. Bay How Ne Yapmalı? adlı bir öykü kitabı, Ayakları Pürdikkat Refakatçi Haydutlar adlı bir romanı yayımlandı. Çeşitli edebiyat dergileri için öykü, şiir ve yazılar yazdı.