• Aşk Ahlâkı

Aşk Ahlâkı

  • 250,00 TL
  • 175,00 TL


  • Stok Durumu: Stokta var
  • 24 Saatte Kargoda

Aşk Ahlâkı Türk düşüncesinde bir heyecanı ve ideali dile getiren yapıtların başında gelir. İlk kez 1931 yılında yayımlanan kitap o günden bugüne geniş bir kesimin odağında yer almıştır.

Aşk Ahlâkı’nı klasik yapıtlar arasında saymamız gereken neden, hiç kuşkusuz bireyin tek başına verdiği mücadeleye tanıklık etmesidir. Bu mücadele aynı zamanda bir uyanış ve meydan okuma, kalabalıkların kör kuvvet ve arzularına kesinlikle teslim olmama ve nihayetinde kendine dönebilme becerisi, kendi sesini ve şarkısını duyabilme yetisidir. Cumhuriyet’in ilk yıllarında genç Hilmi Ziya, özgün düşünce dünyasını sabit ve akademik bir çevreye hapsetmemiş, bireyden başlayıp evrensele doğru adım adım ilerleyen bir arayışın izlerini sürmüş, insanlığın ideallerini daha bağımsız ve özgür bir ütopya etrafında kurmayı önemsemiştir. Ülken, bu kitaptaki amacının, bir yerde, İsa ile Nietzsche’yi buluşturmak olduğunu belirtmesi bile ne derece geniş bir ufka yelken açtığını gösterir. Bu bakış ayrıca, yüksek ideallerle dolu kitapların yazgısını taşıdığı üzere “halka rağmen halk için” verilen bir mücadeleyi gerekli kılmıştır.

Aşk Ahlâkı’nın hemen her satırında kendini aşma çabasına, her ne koşulda olursa olsun erdem yolundan dönmeyen ve Spinozacı anlamda daima akılla beslenen bir tutkuya (passion) tanık oluruz. 

İnsan zincirler içinde uyanır; fakat kendi çabalarıyla bu zincirleri birer birer kırarak, büyük emekler ve kurbanlar karşılığında hürriyetini kazanır.


  • Yazar: Hilmi Ziya Ülken
  • Kitabın Başlığı: Aşk Ahlâkı
  • Yayına Hazırlayan: Gülseren Ülken
  • Kapak Tasarımı: Mr. Z & Z
  • Dizi Bilgisi: Doğu Batı Yayınları - 424; Felsefe Dizisi - 118
  • Basım Bilgileri: 12. Basım: Mayıs 2024 (1. Basım: 1931)
  • Sayfa Sayısı: 416
  • ISBN: 978-625-8123-88-3
  • Boyutları: 13,5 x 21
  • Kapak Resmi: "Bahar Şarkıları", William-Adolphe Bouguereau, 1889.


Üçüncü Baskıya Önsöz

İkinci Baskıya Önsöz

Birinci Baskıya Önsöz

Baş

İnsan (Ruh ve Beden) Meselesi

Ahlâk (Eylem) Meselesi

Siyaset Meselesi

Son

Açıklamalar

     Giriş

     Bilgi

     Etik

     Politika

Dizin

Hilmi Ziya Ülken

İstanbul’da, 1901 yılında doğdu. Babası Mehmet Ziya Ülken kimyager dok­­tordu. Anne tarafı Kazan’ın tanınmış müderrislerinden Kerim Hazret’e uzanır. İlk bilgileri aile dostu İbn-ül Emin Mahmut Kemal Bey’in sohbetlerinden alır. İlk­öğrenimini “Tefeyyüz” mektebinde; ortaöğrenimini İstanbul Sultanîsi’nde tamamladı. Gençlik yıllarında kültürel Anadoluculuk akımının öncülerindendir. 1919’da Reşat Kayı ile Anadolu dergisini çıkarır. Anadolu’nun Bugünkü Vazifeleri birçok eseri arasında ilkidir. 1921’de Mülkiye Mektebi’nden mezun oldu. Ardından İstanbul Edebiyat Fakültesi Beşeri Coğrafya Kürsüsü asistanlığına tayin edildi. Diğer bölümlerin derslerini takip ederek felsefe bölümünden ahlâk sosyoloji ve felsefe tarihi sertifikaları aldı. Çeşitli liselerde tarih, felsefe, psikoloji ve coğrafya dersleri verdi. Umumi İçtimaiyyat ve Türk Tefekkür Tarihi kitaplarıyla ilgi çeken Ülken, 1933 yılında Atatürk tarafından Berlin Üniversitesi Devlet Kütüphanesi’ne gönderildi. Türkiye’ye dönüşünden hemen sonra, Edebiyat Fakültesi Türk Tefekkür Tarihi doçentliğine atandı, 1936’da İçtimaî Doktrinler Tarihi öğretim üyesi oldu. 1940’ta von Aster’in isteğiyle felsefe profesörlüğüne, 1944’te İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü Sanat Tarihi profesörlüğüne getirildi. 1957’de ordinaryüs profesör oldu. Yaşamının her safhası doymak bilmeyen bir iştihayla kitap ve kütüphaneler arasında geçti. Yüzlerce makale yazdı, kitaplar hazırladı, çeviriler yaptı. Fransızca ve Türkçe kitap eleştirileri kaleme aldı. Dergiler yayımladı. Sabahattin Eyüboğlu ve Celalettin Ezine ile uzun zaman beraber çıkardıkları hümanist karakterdeki İnsan dergisi entelektüel kesimde ses getirdi. Hemen hemen ilgi göstermediği alan yoktu. Başta İslâm felsefesi, Türk tefekkür tarihi, doktrinler tarihi, sosyoloji, sistematik felsefe, bilim felsefesi, mantık, sanat ve estetik derslerini okuttu, binlerce öğrenci yetiştirdi. Tüm bunların yanında o, tekdüze bir akademisyen profilinin dışındaydı. Sanatçı duyarlılığıyla Posta Yolu, Şeytanla Konuşmalar, Yarım Adam adlı romanlarını yazdı. Şiirle ilgilendi. Resimler çizdi. 1918-1920’lerde kara kalem; 1940-1945 yılları arasında yağlı boya ve 1967-1970 yıllarında kompozisyon çalışmaları yaptı. Hat sanatıyla uğraştı ve müzik bilgisi son derece genişti. Hilmi Ziya Ülken, 5 Haziran 1974’te yaşamını yitirmiştir.