Romanlarında inandırıcı olabilen büyük yazarlar hayata dair meseleler üzerine yazdıkları konularda insanların hiç değişmeyecek sorunlarını, kendilerine özgü bir ustalıkla hikâyeleştirirler. Tolstoy’un Kreutzer Sonat’ta ele aldığı konu da işte böyle bir konu. Hayatın gizemi içinde saklı kıskançlık, mutluluk, korku, iğrenme, şüphe, gaddarlık... gibi hisler, felsefenin ‘bunlar değişken değer yargıları, felsefenin konusu olmazlar’ diyebileceği türden kavramsa Ulaştırılamayacak konulardır. Din kitapları bu hisleri inananlara sundukları ahlâk sistemi içinde cevaplarlar. Psikanaliz disiplini bu hislere sistemli bir açıklama getirme iddiasında olmuştur. Edebiyatın büyük yazarları ise bize hayatta hep varolagelecek bu hislerin sırrını daha da inandırıcı bir şekilde, hazzına da vararak anlatırlar.
İşte Kreutzer Sonat’ta düğümlenen ana meseleyi Tolstoy’dan okuyalım:
“Bir yandan baktığınızda kadının toplumdaki yeri en aşağının da aşağısıdır. Öte yandan bakıldığında ise dünyaya asıl egemen olanın kadın olduğunu görürsünüz. Tıpkı Yahudiler gibi. Toplumda ezilmelerinin acısını para egemenlikleri ile çıkartıyorlar. Yahudiler: “Demek siz bizim ticaretten başka bir şeyle uğraşmamıza izin vermiyorsunuz, öyleyse biz de sizi ticaretle egemenliğimiz altına alacağız” diyorlar. Kadınlar da: “Demek siz bizi yalnız şehvet aracı olarak kullanmak istiyorsunuz, öyle mi? Biz de şehvet aracı olarak sizleri kendimize köle yaparız” diyorlar.
Kadının başlıca görevi erkeğini büyülemeyi başarmaktır. Bu eskiden de böyleydi, ileride de böyle olacaktır. Yalnız kızlık döneminde değil, evlilik döneminde de aynı şekilde devam eder.”
- Yazar: Lev Tolstoy
- Kitabın Başlığı: Kreutzer Sonat
- Rusça Özgün Metin: Крейцерова соната
- Çeviren: Ahmet Ekeş [Rusça]
- Yayına Hazırlayan: Taşkın Takış
- Kapak Tasarımı: Mr. Z & Z
- Dizi Bilgisi: Doğu Batı Yayınları - 128; Edebiyat Dizisi - 27
- Basım Bilgileri: 1. Basım: Eylül 2015
- Sayfa Sayısı: 103
- ISBN: 978-605-5063-64-1
- Boyutları: 14 x 21
- Kapak Resmi: Ön Kapak
Çerçeve: “Kızıl Güneş”ten detay, Çizim: İvan Yakovleviç
Bilibin, Rus Peri Hikayeleri, 1902.
Ön Kapak İç Resim: “Keman dersi” Çizim: Paul Berthon.
Lev Nikolayeviç Tolstoy (1828-1910)
Rusya’da Yasyana Polyana Malikânesi’nde zengin bir toprak sahibinin oğlu olarak dünyaya geldi. Küçük yaşlarda yetim kalması sebebiyle eğitimini zengin olan halası üstlendi ve 1843 yılında Doğu dilleri okumak üzere Kazan Üniversitesi’ne gönderildi. Bir süre sonra Hukuk Fakültesi’ne geçiş yaptı. Ancak eğitimini yarıda bırakarak doğduğu yer olan Yasyana Polyana’daki çiftliğine geri döndü. 1851 yılında henüz 23 yaşındayken hayatını düzene sokmak ve boşluk duygusundan kurtulmak için orduya yazıldı ve 1854-55 arası Kırım Savaşı’nda topçu teğmeni olarak görev yaptı. Bu dönemde otobiyografik eserleri olan Çocukluk, İlkgençlik, Gençlik’i yazdı. İlk edebî başarılarından sonra kendini edebiyata adamaya karar veren Tolstoy, savaştan sonra St. Petersburg’a gitti. Bu dönemde eğitim kurumlarıyla ilgilenmeye başladı ve Rusya’ya dönerek şehrindeki çocuklar için bir eğitim merkezi kurdu. Daha sonra Avrupa’daki eğitim kurumlarını ayrıntılı incelemek üzere, ikinci bir Avrupa turuna çıktı. Araştırmalarının sonucunda, Batı’nın maddeci uygarlığını, insanın doğasını bozan bir etken olarak gördü. 1862′de Sofya Andeyevna Berst ile evlendi. Ünlü yapıtları Savaş ve Barış ile Anna Karenina’yı bu sıralarda kaleme aldı. Eşi Sofya eserlerini yazmasında en büyük yardımcısıydı, hattâ Savaş ve Barış’ın birçok düzeltmesini o yapmıştır. Kazaklar, Sivastopol Hikâyeleri, İvan İlyiç’in Ölümü, Hacı Murat, Diriliş Tolstoy’un diğer önemli eserleri arasında yer alır.
Eserlerinde insanlığın en derin meselelerine değinen Tolstoy’un dünya ölçüsünde bir sanat ve fikir değeri vardır. Gerçekçi edebiyatın en büyük temsilcilerinden olduğu kadar, bir filozof bir eğitimci olarak ün kazanmıştır. Geniş halk yığınlarının, özellikle Rus köylüsünün yoksul, perişan durumu Tolstoy’u derinden etkilemiştir. Kendine özgü bir din ve ahlâk anlayışı geliştirmiştir.
Ahmet Ekeş
1944 yılında Bozkurt/Kastamonu’da doğdu. 1961’de Kuleli Askeri Lisesi’ni bitirdi. 1963’te, 21 Mayıs olayları nedeniyle Harp Okulu ikinci sınıftan ayrıldı. Ankara Üniversitesi DTCF Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde okudu. 1967 yılında bu bölümü bitirdi ve Teğmen rütbesiyle Rusça öğretmeni oldu. Çeşitli askeri okullarda öğretmenlik yaptı. 1987 yılında binbaşı rütbesiyle emekli oldu. 1968’den beri Rusçadan çeviriler yapmaktadır. Çevirileri: Dostoyevski’ den, Suç ve Ceza, Budala, Yeraltından Notlar, Kumarbaz, Küçük Kahraman, İlyuşa, Netoçka ile Katya; Tolstoy’dan: Çocukluk, Ergenlik ve Gençlik, Kazaklar, Hacı Murat, Baskın, Sergey Baba, Sivastopal Öyküleri; Çehov’dan: Kaştanka; Gogol’den: Ölü Canlar; Simonov’dan: Savaşsız Yirmi Gün, Gündüzler ve Geceler; Firunze’den, Türkiye Anıları.