• Doğu Batı Sayı 01: Devlet

Doğu Batı Sayı 01: Devlet

  • 180,00 TL
  • 135,00 TL


  • Stok Durumu: Stokta var
  • 24 Saatte Kargoda
  • Genel Yayın Yönetmeni: Taşkın Takış
  • Onur Kurucuları: Halil İnalcık, Şerif Mardin
  • Yayın Kurulu: Oğuz Adanır, Ali Akay, Simten Coşar, Özcan Doğan, Kurtuluş Kayalı, Armağan Öztürk, Özgür Taburoğlu, Ali Utku, Aytaç Yıldız
  • Dergi Başlığı: Devlet
  • Dönem: Kasım, Aralık, Ocak 1997 [Yıl 1, Sayı: 1] 
  • Basım Bilgisi: 8. Basım Nisan 2019 [1. Basım Kasım 1997]
  • Sayfa Sayısı: 183
  • ISSN: 1303-7242
  • Barkod: 9771303724009
  • Kapak Resmi: Pietro Vanucci Perugino, Kuvvet ve Güven.
  • Kapak Tasarımı: Harun Ak
  • Boyutları: 16 x 24


DEVLET
İlber Ortaylı

Devlet’e Nasıl Bakmalı?

Mehmet Ali Kılıçbay

Devletin Yeniden Yapılanması

Etyen Mahçupyan

Devlet, Liberalizm ve Kapitalizm

Hüseyin Hatemi

Devlet Ne Demek Oluyor?

Coşkun Can Aktan

Devlet Niçin Yeniden Yapılandırılmalı?

Mümtaz’er Türköne

“Derin Devlet”

DEVLETE KARŞI TOPLUM

Kadir  Cangızbay

Sosyalizm Ölebilir mi?

Durmuş Hocaoğlu

Düşük Şiddetli Devrim

Mehmet Altan

II. Cumhuriyet Manifestosunun Tartışmalarına Giriş

 

YAŞAMA ALANI

Ahmet İnam

Yaşama Tektoniği Üstüne Düşünceler

Fehmi Baykan

Fikir Hürriyetinin Sınırlanmasının Lüzumu Üzerine

Nuray Mert

Laiklik Tartışması ve İslâmcılık

Yasin Ceylan

İrtica Konusuna Felsefi Bir Yaklaşım

Ahmet Çiğdem

Bilimlerin Krizinin Bir İşareti Olarak Pratik Felsefenin Sonu

KENZ

Mihail Bakunin

Almanya’da Hegelcilik, Anarşizmin Temeli, Devletçilik ve Marksizm


Mestrius Plutarkhos

Marcus Antonius


Julius Caesar

Gallia Savaşları

EN YÜKSEKTEKİ, EN UÇTAKİ, EN İYİ”


Zihinsel haz, duyularımızın üstünde yer alan güçlü bir iradeyi dile ­getirir ve zihinsel haz, kuşkusuz zevklerin en uğraş isteyenidir. Kazanılması zor, alışıldığında da, vazgeçilmesi mümkün olmayan soylu bir cesarettir. Düşüncenin birbiri ardına açılan pencerelerini görebilmek, zamanın içinde erimek, renklerin tonları arasında değişebilmek, sessizliğin estetiğini dinlemek, sanat ve düşünce bekçilerinin kapı açtığı bazı zarif jestler ara­sında sayılabilir. Düşünce serüvenini yaşamının içine katan insan, daima bilinçli bir çabanın kanatları altında ikamet etme ihtiyacını hisseder. Onun yaşam­öyküsü, kitaplar arasında geçirdiği zamanla anılmaya değer­dir. Sessiz, sade ve asil… Temel soruları, bitmeyen paradoksları ağır aksak konuşması ve içinde taşıdığı enerji ve coşkusuyla, bazen o, hayat karşısında yüzlerce yıllık bir tecrübeyi, bilgeliği gösterir, bazen de ço­cuksu naifliğini sergilemekten çekinmez. Ekolleri, düşünürleri, disiplin­leri, tarihleri, olayları ve sonsuz ayrıntılar yumağını, doğal bir zekâ oyu­nunun parçalarıymış gibi gördükçe çözer. Oyun oynar gibi büyük estetleri sanatçı gözlükleriyle masumca taklit eder, tarihçilerin sözünü dinler ya da başka ustaların dizleri dibinde uyumak ister.

        Siyasî ve entelektüel popülizmler halkın ve okurların duygularını okşaya okşaya gelişir. Nasıl ki, “farklı olun”, “zamanı yakalayın”, “geçmişten geleceğe uzanın” türünden ilk akla gelebilecek sözler reklâm panolarında yer edinmişse; kapalı düşünce cemaatleri arasında tazelenen nişan ve manifestolar, tek bir bölgenin ve düşünce ikliminin davetiyelerini hatır­latmaktadır. Düşünce özgürlüğü ve hoşgörü etrafında kümelenen vecize­ler, entelektüel vitrinlerden ve gazete sayfalarından benzeri gelişigüzel­likle devşirilmektedir. Gerçekte, temel idealleri gündemine taşıyabilmiş insan sanıldığından çok daha azdır.
        Bütün idealler, “En yüksekteki, en uçtaki ve en iyi”nin payından insan­lara dağıtılmıştır.

        Bütün insanlara sunulabilecek en güzel hediye de en yükseğin, en uç­ta­ki­nin ve en iyinin doruklarında gezinmek olabilir.

        Karşılığında, yalnızca “düşünce teşekkür eder.”

        Teşekkürlerimizi sizinle düşünürken ifade edeceğiz.

 

Taşkın Takış