Kısa İklim Tarihi
- 160,00 TL
-
112,00 TL
- Stok Durumu: Stokta var
- 24 Saatte Kargoda
Platon’un Gorgias’ında, çevremizde kurulması gereken uyumlu denge söz konusudur: “Gökyüzü, yeryüzü, tanrılar ve insanlar, birlikte bir cemaat meydana getirmişlerdir; bunlar birbirlerine dostluk, sevgi, saygı ölçü ve adalet duygusuyla bağlıdırlar. Bilgeler buna düzensizlik veya kural dışılık değil de kozmos veya dünya düzeni demektedirler.” Bu denge günümüzde bozulmuştur. İşte tanrılar, bir süreden beri haber vermeden çekilip gitmişe benzemektedirler. Onların tavır alışlarının yerine, yaklaşık yirmi yıldan beri hükümetlerin kötümser öngörüleri iyi kötü geçmiştir. İnsanların çoğu bu süfli dünyada belli bir dengeyi koruma konusunda tedbirsizlik ve ihmalkârlıklarıyla öne çıkmaktadır. Gökyüzü karışmış, ısınmış, endüstriyel süreçlerin ve bunların yardakçılarının her yere saldığı sera etkisinden kaynaklanan gazlarla bozulmuştur. Yeryüzü, çiftçilerimiz tarafından bir miktar aşırı kullanılmıştır. Platon’un dörtlüsü Tanrılar/Yeryüzü/Gökyüzü/İnsanlar, böylece bir miktar bozulmuşa benzemektedir. Bu koşullarda, gelecek endişesi taşıyan meslekten tarihçilerin görevi, özellikle niceliksel tarih bilgilerini gerçekten talep eden bilim adamlarıyla işbirliği yapmak değil midir? Bu bilim adamlarının, yakın ve uzak iklim tarihi içindeki araştırmaları esnasında bizim mesleğimize ihtiyaçları vardır. Bu kaçınılmaz ve disiplinlerarası talebe cevap vermek zorundayız. Ve mademki şimdiye kadarki sahifelerde buzullardan uzun uzadıya söz edilmiştir, o halde tarih küresinin, buzulküre ile daha çok ilgilenmesi gerekmektedir.
- Yazar: Emmanuel Le Roy Ladurie
- Kitabın Başlığı: Kısa İklim Tarihi
- Fransızca Özgün Metin: Abrégé d’histoire du climat du Moyen Âge à nos jours
- Fransızcadan Çeviren: Mehmet Ali Kılıçbay
- Yayına Hazırlayan: Taşkın Takış
- Kapak Tasarımı: Harun Ak
- Dizi Bilgisi: Doğu Batı Yayınları - 327; Tarih- 41
- Basım Bilgileri: 1. Basım: Aralık 2021
- Sayfa Sayısı: 147
- ISBN: 978-625-7030-69-4
- Boyutları: 13,5 x 21
- Kapak Resmi: Tacuinum Sanitatis, 14. yüzyıl.
Çevirmenin Önsözü
Teşekkürler
Kısaltmalar
1. İklim Tarihi Nasıl
Doğdu?
2. İklim Tarihinin
Yöntemleri Nelerdir?
3. İklim Tarihçileri
Kimlerdir?
4. “Küçük Buzul Çağı”
(PAG) Nedir, Neye Hyper-Pag Denilir?
5. PAG Yalnızca Avrupa’ya mı Özgüdür?
6. Küçük Ortaçağ Optimumu Nedir?
7. Quattrocento’nun Meteorolojik veya İklimsel Profili Nedir?
8. Son 500 Yıl Boyunca, Diğerleri
Arasında Birçok Yıla Yayılan Özellikle Serin, Soğuk, Karlı
Bir Dönem Zikredebilir misiniz?
9. 1570-1630 Yıllarının
Hiper-PAG’ının İnsan Üzerindeki Etkisi Ne Olmuştur?
10. 17. Yüzyıl Sürekli Olarak Soğuk muydu?
11. Maunder Minimumu Nedir?
12. 1709 Kışı Neden
Unutulmuyor?
13. “Büyük Bir Kış”
Nedir?
14. Sonuncu Yüzyıllar Esnasında Fransa’da ve Özellikle
de Paris’te Meydana Gelen Büyük Su Baskınları Hangileridir?
15. XV. Louis Döneminde Bir “Buz Çözülmesi”nden (Terimin Çeşitli Anlamları İçinde…) Hangi
Bağlamda Söz Edilebilir?
16. Hava Koşulları Fransız
Devrimi’nin Patlaması Yönünde Bir Rol Oynamış mıdır?
17. Fransız Devrimi Esnasındaki “Tarımsal-İklimsel” Çevrenin Bazı
Toplumsal-Siyasal Serpintileri Olmuş mudur?
18. İklimden Kaynaklanan Beklenmedik
Durumların Bir “Napoléon Yönetimi” Olmuş mudur?
19. Laki Olayı
Nedir?
20. 1816’ya Hangi
Nedenle “Yazı Olmayan Yıl” Denilmektedir?
21. Kıtlık ve Açlıkların Hava Koşullarıyla
Nasıl Bir Bağı Vardır?
22. 1830 ve 1848 Devrimleri Anlamlı Bir
Meteorolojik Bağlamın İçinde Yer Almakta mıdırlar?
23. 1839-1840 Krizi
Neden “Düşük Yapmış”tır?
24. Küçük Alp Buzul
Çağı’nın Sonunun Tarihini Belirlemek Mümkün müdür?
25. İklim Tarihi Günümüzdeki Isınma Konusunda Nasıl Bir Aydınlatma Sağlamaktadır?
26. 20. Yüzyıla İlişkin Dünya Ölçeğinde
Yıllık ve Yüzyıllık Bir Çerçevede Mevsimlerin Diferansiyel Bir Isınmasından Söz
Etmek Mümkün müdür?
27. Pekâlâ, Pag’ın Son Yıllarından veya Başka Bir
İfadeyle 1860’lı Yıllardan İtibaren Soğuk Kışlar Ne
Durumdadırlar?
28. İnsani Sonuçlarıyla Birlikte 20. Yüzyılın Ağır Kışlarından Birini Ele Alabilir misiniz?
29. Eskinin Sarı Sıcakları, Özellikle 21.
Yüzyılın Başındakilerin İnsani Sonuçlarından Farklı mıydılar?
30. Yakın Tarihli Isınma,
Bağların Lehine midir?
31. Bağbozumu Tarihi İklimsel
Bir Gösterge midir?
32. Acaba Avrupa’da ve
Dünyada 2007 Yazının Çok Farklı Durumlar İçeren Hava Durumu Tarihte Hiç
Görülmemiş Bir Olgu mudur?
Bağbozumlarına İlişkin
Ek (V. Daux)
Kısa Bir Kaynakça
Yönelmesi
Gökyüzü ve
Yeryüzü, Tanrılar ve İnsanlar
Dizin
Çevirmenin Önsözü
Tarih, olmuş bitmişleri belli bir teorik çerçeve içinde düzenleme
bilimi olduğundan, olasılıklarla hiçbir ilgisi olamaz. Ancak, bazı noktaları
belirgin hale getirmek için, adeta bir paradoks olarak tarihte “olasılıklar” üzerinde
gezinmek hiç de yararsız değildir.
Nitekim, eğer 1450’den itibaren Anadolu ve
Rumeli’de sürekli bir kuraklığın sonucunda tahıl hasadında büyük düşmelerin olduğu üç ardışık yılın yaşandığı
gibi bir senaryonun sonuçları acaba ne olurdu? II. Mehmed İstanbul’u alabilir miydi? Elbette hayır, çünkü ordusunu
besleyemezdi. Ve Osmanlının imparatorluk haline gelmesi, kısa sürecek olan
ihtişamını üretmesi gecikirdi ve belki de bu hiç gerçekleşmez, o da Avrupa’dakiler gibi makul bir alana yayılan bir devlet olarak,
ulusunu ve ekonomisini oluşturmaya başlar, Avrupa’nın “hasta adam”ı olmazdı.
Keza Napoléon Bonaparte, tarihin kaydettiği en
büyük Fransız ordusu olan “La Grande Armée” ile Moskova önlerine kış aylarında değil de bahar veya yaz aylarında
ulaşsaydı, ne olurdu acaba? Moskova işgal edilir, Rus imparatorluğu çöker ve Napoléon yenilmez
olur, Waterloo savaşı da olmazdı. Ve bugün dünya İngilizce değil, Fransızca
konuşuyor olurdu.
Demek ki tarihin asıl belirleyici unsuru, bizim
ülkemizde genellikle anlaşıldığının tersine insan değil. Aslında insan çoğu
zaman bir “maruz kalan” ve önüne çıkan olanaklardan ancak seçim yapabilen zayıf
bir unsur. Tarihin akışını belirleyen esas unsur ise, insanın müdahale
edemediği oluşumlar. Eğer 16. yüzyılda Zwin nehri kumlarla Bruges şehrinin
ağzını tıkamasaydı, bu kent bugün dünyanın merkezi olurdu.
İnsan henüz her şeye müdahale edemiyor ve bu
yüzden de tarih tamamen onun eseri değil. Eğer bir gün her şeye müdahale
edebilirse, işte o zaman tarih, insanın tarihi olacaktır.
İnsanın müdahale edemediği unsurların başında
iklim geliyor. Astronomik ve atmosferik etkilenme-tepkilenmelerin sonucu olan
iklim, insanın kaderini belirleyen temel unsur. En temel unsur. Ve bir iklim
tarihinin olabileceği çok da kolay anlaşılabilir bir şey değil. Çünkü biz,
insanın yaptığı ettiği (olaylar) ile yetinmeyi ve bunları anlatmayı tarih sanma
alışkanlığına sahibiz.
Emmanuel Le Roy Ladurie, Annales okulu
mensuplarından çok önemli bir tarihçi ve “iklim tarihi”nin babalarından biri.
Onun bu soru-cevap biçimindeki kitabı, ülkemizde iklim tarihinin kapısını
açabilir.
Mehmet Ali Kılıçbay
Elinizdeki eser, Anouchka Vasak’ın Emmanuel Le
Roy Ladurie ile yaptığı bir dizi görüşmenin metninden oluşturulmuştur.
Emmanuel Le Roy Ladurie, Collège de France’ta
profesördür ve çoğu iklim tarihine ilişkin olan (Histoire du climat, depuis
l’an mil, Paris, Flammarion, 1967, 1983 ve 2004 (Bin Yılından Bu Yana İklim
Tarihi); Histoire humaine et comparee du climat, Paris, Fayard, 2 cilt, 2004 ve 2006 (Beşerî ve Karşılaştırmalı
İklim Tarihi). 20’den fazla tarih kitabının yazarıdır.
Anouchka Vasak, Poitiers Üniversitesi’nde
Fransız edebiyatı doçentidir. Aralık 2000’de Paris VII Üniversitesi’nde, “Meteorolojiler: Aydınlanma’dan
Romantizme kadarki dönemde gökyüzüne ve iklime dair söylemler” adında bir
tez savunmuştur, bu eser yakında Champion Yayınları’ndan çıkacaktır.*
Öte yandan bu tarihçi kadın, J. Benchold, E. Le Roy Ladurie ve J. P. Sermain
yönetimindeki L’Événement climatique et ses représentations (XVIIe-XIXe
siècle) adlı kolektif eserde de yer almıştır (İklimsel olay ve
temsilleri (17.-19. yüzyıl), Desjonqueres yayınlarından çıkan (2007) kitap,
Sorbonne ve Singer-Polignac vakfında 2006 Ocakı’nda düzenlenen bir kolokyumda
sunulan tebliğleri derlemektedir.
İki yazarın ortaklaşa düşünme faaliyetlerinden
sonra ortaya bir dizi soru çıkmıştır, bunları burada Anouchka Vasak, ikilinin
sorumluluğu altında sunmaktadır.
Emmanuel Le Roy Ladurie’nin bu sorulara verdiği
cevaplar, soruları soran ve bizzat kendi tarafından düzeltilmiştir. Zaten
buradaki metin, Emmanuel Le Roy Ladurie’nin iki ciltlik Histoire humaine et
comparée du climat (Fayard, 2004 ve 2006) kitabından geniş ölçüde ilham
almaktadır. Metin daha sonra ELRL ve AV tarafından yayımlanmak üzere gözden
geçirilmiştir.
Ayrıca bu kitabın sonunda yer alan, Burgonya’daki bağbozumlarının 14. ilâ 21. yüzyıl arasındaki
tarihleri yılbeyıl verilmiştir, bu eksiksiz listeyi Valérie Daux hazırlamıştır.
Emmanuel Le Roy Ladurie (19 Temmuz 1929)
Fransız tarihçi. Annales Okulu tarihyazımının en önemli
temsilcilerindendir. Les Moutiers-en-Cinglais’de (Fransa) doğdu. Babası Jacques
Le Roy Ladurie, Pétain’ın Tarım Bakanı idi (daha sonra direniş saflarına katılacaktır). Le Roy Ladurie, Caen’de Collège Saint-Joseph,
Paris’te IV. Henri Lisesi ve Sceaux’da Lakanal Lisesi’nde eğitim gördü. École Normale Supérieure’de tarih
alanında yüksek öğretmenlik
ve Paris Üniversitesi’nde beşeri bilimler doktorası kazandı.
Le Roy Ladurie doktora tezi olan Languedoc Köylüleri (Les Paysans de
Languedoc) ile tanındı. Bu çalışmasında, Le Roy Ladurie 15. yüzyıl sonundan 18. yüzyıl
başına kadar olan dönemde aralarında aşar,
ücret, vergi, kira ve kazanç kayıtlarının da bulunduğu geniş çaplı niceliksel bilgiler üzerinde, Ernest Labrousse,
Michel Foucault, David Ricardo, Fernand Braudel, Claude Lévi-Strauss, Thomas
Malthus, François Simiand, Sigmund Freud ve Max Weber gibi düşünürlerin teorilerini kullanarak çalışmalar yaptı.
Bu noktada Languedoc tarihinin “hareketsiz tarih” olduğunu kanıtlamak
istiyordu. En önemli çalışmalarından biri Montaillou, Village Occitan de 1294
à 1324 (Bir Oksitanya Köyü Olan Montaillou’nun 1294-1324 arasındaki Tarihi) adlı eseridir. Le Roy Ladurie’nin diğer bir önemli çalışması Le Carnaval de Romans: De la Chandeleur au
mercredi des Cenders 1579-1580 (Romans Karnavalı, Mumlar Bayramı’ndan
Küller Çarşambası’na 1579-1580)’dir. Sosyal tarih ile ilgili diğer güncel çalışmaları arasında
La sorcière de Jasmin ve Le siècle des Platter (1499-1628) bulunur. Bu
çalışmaların
ilkinde, Le Roy Ladurie, Carlo Ginzburg’un yolunu takip ederek köylüler arasındaki büyücülük düşüncesi
ile hâkimlerin ve kilisenin büyücülük anlayışlarının farklı olduğunu
öne sürer. İkinci kitabında Le Roy Ladurie Platter ailesinin mektuplarını ve anılarını, 16. yüzyıl
toplumsal değerlerini araştırmak için kullanır, özellikle bunu din, hekimlik, suç, eğitim, vergi boyutlarını göz önünde bulundurarak
yapar. “Mikrotarih” alanında çalışmalarıyla
öne çıkan Le Roy Ladurie Fransa’nın 1460-1774 arasındaki
siyasi tarihini de incelemiştir. Siyasi tarih eserleri
arasında en çok tanınanlardan
biri olan L’État royal: de Louis XI à Henri IV, 1460-1610 ile Fransız devletinin 1460-1610 yılları
arasındaki gelişimi
üzerinde iz sürmüştür. Le Roy Ladurie 1970’lerin
başında, Nouvelle histoire (yeni tarih)
hareketini kurmuştur. Böylece olaylar, yerel
motifler, aile veya yaşam şekilleri üzerine çalışarak, incelenen belli bir dönemin niteliklerini
ortaya koymaya çalışan mikro tarih alanının öncüsü olmuştur. 1973’ten 1999 yılına kadar Collège de France’da
Çağdaş Medeniyetler Tarihi başkanlığını yürütmüştür.
Le Roy Ladurie ilk çağdaş çevreci tarihçilerden biri
olarak da tanınır, çalışmaları çevresel değişimde insan ve insanların tarihinde
çevresel etkenler üzerinde yoğunlaşmıştır.